Sayfa 2/5 İlkİlk 1234 ... SonSon
47 sonuçtan 11 ile 20 arası

Konu: Saçlı deriyi tedaviye hazırlama.

  1. #11
    SaçımınDoktoru Üyesi Muzdarip - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    16.09.2015
    Mesajlar
    1.228
    Alıntı Name Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Yiyeceklerle yarar zarar dengesini oluşturmak zorundayız. Karbonhidrat ağırlıklı beslenme şekeri yükseltiyor, insülin direnci gelişiyor saça zarar oluyor. Protein ağırlıklı beslenmede bağışıklık sistemiyle ilgili istemediğimiz mekanizmalarla karşılaşıyoruz, inflamasyonu tetikliyor deniyor. Doymuş yağ inflamasyonu tetikliyor dediniz siz de. O halde geriye yiyecek bir şey kalmadı. Mutlaka belli şeyler olacaktır. Ancak önemli mevzu dengeyi kurabilmek. Şeker tüketmeyerek insülini azaltabiliriz kandaki, böylece IGF-1 düzeyi artacaktır ve saçlar çok büyük bir tehditten kurtulurken ciddi bir destek kazanacaktır. Biz genetik olarak dökülmeye eğilimli saçlara sahip olduğumuzdan protein ve yağ ağırlıklı ve dengeli karbonhidrat içeren bir diyetin ancak uygulayacağımız sürekli tedavi ile işe yarayabileceği kanaatindeyim. Yoksa anlattığım gibi her besinde saça yararlı veya zararlı şeyler tespit ediyoruz göründüğü üzere. Tedavi+sağlıklı diyetle saçlarımız sağlığını devam ettirebilir diye düşünüyorum. Ayrıca aldığımız besinlerdeki maddeleri vücudumuz ham madde olarak kullanıyor. Bizim testosterona ihtiyacımız var ve bunun için öncül maddeler tüketmemiz, vücudun ihtiyacı olan testosteron seviyesinden daha fazla testosteronun kana verilmesine sebep olmayacaktır sadece ihtiyacımızı karşılıyordur diye düşünüyorum.
    Bence ekmeği tamamen hayatımızdan çıkarmalıyız. 1 hafta otelde kalmıştım her sabah kahvaltıda uzakdoğulu aileleri görüyordum ne kadar yeşillik varsa hepsini onlar yiyordu resmen hepsi gencecik duruyor çocukları resmen kardeşleri gibi duruyor yanlarında bence en iyisi bu tarz beslenmeler kesinlikle.

  2. #12
    Benim kastettiğim şey şu dönemlerde doymuş yağlar, kırmızı et, yumurta sevimli gösterilmeye çalışılıyor. Insanlar son zamanlarda bunları en sağlıklı gıdalar olarak görmeye başladı. Aksine bunlar inflamasyonu tetikliyor. Yeşillikten, bakliyattan, tahıllardan, balıktan, sebze meyveden zengin diyet bence şu an en uygun diyet.

  3. #13
    Moderatör Kazakcemil - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    22.08.2014
    Mesajlar
    2.243
    Alıntı illegal Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Benim kastettiğim şey şu dönemlerde doymuş yağlar, kırmızı et, yumurta sevimli gösterilmeye çalışılıyor. Insanlar son zamanlarda bunları en sağlıklı gıdalar olarak görmeye başladı. Aksine bunlar inflamasyonu tetikliyor. Yeşillikten, bakliyattan, tahıllardan, balıktan, sebze meyveden zengin diyet bence şu an en uygun diyet.
    Bu sözleriniz paleo diyetçileri ve karatay takipçilerini çok kızdıracak hocam söyleyim.
    1- Soğan-Sarımsak Suyu+Elma Sirkesi+Z.Yağı Mix
    2- Karanfil Suyu+Karbonatla durulama
    3- Ketokonazol şampuan ( haftada 2 )
    4- Destek Tedaviler: a)Scalp Masaj b)Oral Destek : Çörek otu+Kefir+Doğal Elma Sirkesi+Zerdeçal Karışımı

    13.06.2017 tarihinde güncellendi

  4. #14
    SaçımınDoktoru Üyesi
    Üyelik tarihi
    29.04.2015
    Mesajlar
    452
    Alıntı Kazakcemil Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Bu sözleriniz paleo diyetçileri ve karatay takipçilerini çok kızdıracak hocam söyleyim.
    Cemil hocam yine kapışar alkali diyete çıkıyor. Ağır alkali değilde alkali ağırlıklı temiz ve çeşitlilik bulunduran iyi bir diyetle isabetli bir beslenme programı çıkarabilir insan.

  5. #15
    bu tarz karaciğer diyetleri falan 1-2 hafta yapıp bırakılır öyle 1 yıllık kullanılacak birşey değil düşünen arkadaşlar varsa.

  6. #16
    Aslında bunların hepsi genetik/epigenetik esasların güdümünde olarak kişiden kişiye değişiyor, herkese uygun bir formüle zorlanan insanoğlunun formal yaklaşımı da tartışmayı büyütüyor anlaşmazlığı artırıyor. Tabi ki istatistiki verilerin yığıldığı ve yönlendiği bir kaç resim var ama sanırım en doğru yaklaşım şu; kendinizi tanıyın ve şu sözü aklınızdan çıkarmayın "her şey zehirdir ve herşey ilaçtır bunu değiştiren sadece miktarıdır".
    Konu Miracle tarafından (31.08.2017 Saat 23:58 ) değiştirilmiştir.
    Karma Peptid, AdvanCell, Setipiprant, Saf kafein, RU58841 dönüşümlü olarak kullanıyorum minoxidil haftada 1-2 olacak şekilde kullanırım bazen haftayıda atlarım. Bu tedaviden önce Miracle vardı ve gerektiğinde etki tazelemek için tedaviye ekleyeceğim Ana amacım en hafif doğal ve yan etkisiz tedavileri deneyip aktarmak. Deneyimlerime göre en sorunsuz ve sağlıklı tedaviler sırasıyla Peptid, Setipiprant Cellagance Saf Kafein ve RU58841


    Mesajlara elimden geldiğince dönmeye çalışıyorum .

  7. #17
    Alıntı miracle Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Aslında bunların hepsi genetik/epigenetik esasların güdümünde olarak kişiden kişiye değişiyor, herkese uygun bir formüle zorlanan insanoğlunun formal yaklaşımı da tartışmayı büyütüyor anlaşmazlığı artırıyor. Tabi ki istatistiki verilerin yığıldığı ve yönlendiği bir kaç resim var ama sanırım en doğru yaklaşım şu; kendinizi tanıyın ve şu sözü aklınızdan çıkarmayın "her şey zehirdir ve herşey ilaçtır bunu değiştiren sadece miktarıdır".
    Miracle hocam iyi bayramlar. Rica etsem linkteki konudan bana yardımcı olabilirmisiniz? Şimdiden çok teşekkür ederim.

    http://www.sacimindoktoru.com/showth...t=3758&p=65535

  8. #18
    Yaklaşık 1.5 yıl bunların diyetlerini yapmış biri olarak konuşuyorum hocam. Kısmen de sağlık sektörünün içindeyim. Uyarım tecrübelerim,gözlemlerim ve araştırmalarıma dayanıyor

  9. #19
    Alıntı illegal Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Yaklaşık 1.5 yıl bunların diyetlerini yapmış biri olarak konuşuyorum hocam. Kısmen de sağlık sektörünün içindeyim. Uyarım tecrübelerim,gözlemlerim ve araştırmalarıma dayanıyor
    Evet sorun orada zaten gözlemleriniz modern hayatta yaşayan yorulmayan yediğini fiziki işlerde yakıp kurt gibi aç sofraya oturmayan egzersiz yapamayan insanlar üzerine bizde araştırıyoruz gözlem yapıyoruz okuyoruz forumu bu bilgilerle inşa ettik aklımıza geleni yazarak değil... İnsanoğlunun diyeti bitkisel ve hayvansal besinlerin dengeli bir karışımına dayanır aktivitesi ile yediğini yakabilen bir insan doğal ve katkısız gıdalar tükettiği sürece sorun yaşamayacaktır formal yaklaşım hataya sebep olur örneğin yukarıda zeytinyağı testosteron artırır demişsiniz bu hem doğru ama hemde sıklıkla yanlıştır çünkü zeytin yağı içindeki bazı enzim ve yağ asitleri alfa reductaz inhibe ederek dht yi azaltır yani en aktif erkeklik hormonunu fakat bazı metabolizmalar buna önlem olarak dht öncülü testosteronu artırır ama kiminde de artmaz yanetki her imi durumda da devam edebilir hatta finasterid kullananların bir kısmı normal erkeklerden daha fazla testosterona sahiptir ama daha mı iyi sexüel kondüsyonları ? kesinlikle hayır! işte internet magazin bilgi üretimi zorlaması benzer sorunlu derinliksiz algılar anlayışlar salık veriyor son tahlilde elde edilen bir veri oldukça derinlikli bir şekilde temel komplex biyokimya bilgisi ile yorumlanmalıdır.
    Konu Miracle tarafından (01.09.2017 Saat 13:44 ) değiştirilmiştir.
    Karma Peptid, AdvanCell, Setipiprant, Saf kafein, RU58841 dönüşümlü olarak kullanıyorum minoxidil haftada 1-2 olacak şekilde kullanırım bazen haftayıda atlarım. Bu tedaviden önce Miracle vardı ve gerektiğinde etki tazelemek için tedaviye ekleyeceğim Ana amacım en hafif doğal ve yan etkisiz tedavileri deneyip aktarmak. Deneyimlerime göre en sorunsuz ve sağlıklı tedaviler sırasıyla Peptid, Setipiprant Cellagance Saf Kafein ve RU58841


    Mesajlara elimden geldiğince dönmeye çalışıyorum .

  10. #20
    Moderatör Kazakcemil - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    22.08.2014
    Mesajlar
    2.243
    Alıntı illegal Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Yaklaşık 1.5 yıl bunların diyetlerini yapmış biri olarak konuşuyorum hocam. Kısmen de sağlık sektörünün içindeyim. Uyarım tecrübelerim,gözlemlerim ve araştırmalarıma dayanıyor
    Benim sözüm işin esprisi tabii ama "saç dökülmesine alternatif bakış" başlığı altında da görüşlerimi ifade ettiğim gibi ben gerek paleo diyetçilerin,gerek karataycıların ve gerekse Prof.Ahmet Aydın'ın savunduğu sıfır hububat ürünleri ve baklagil tüketimi konusunda sürekli şerhimi koydum yazdıklarım hala duruyor o başlıkta böyle düşünmemin sebebi insanoğlunun ta en başından beri avcı-toplayıcı bir hayat tarzını benmsemedikleri (elbette bu şekilde bir hayat tarzı benimseyen azmısanmaycak toplumlar vardı tarihte) günümüzde hala avcı-toplayıcı hayat tarzını yaşayan ilkel kabileler olduğu gibi amazonlarda vs.benim bildiğim kadar Hz Adem atamız toprağı işliyor ve ziraat yapıyordu buğday taa o zamandan vardı yani insanların hayatında benim itirazım özellikle karatay diyor ki bugün tükettiğimiz buğdayların kromozomu (14 iken eski buğdaylarda) 48'e çıkarıldı iyi de o zaman kavılca siyez ya da üveyik buğdayını neden tavsiye etmiyorsun vs vs bu konu çok uzar
    ayrıca şu makalede bu iddiaların doğru olmayabileceğini de belirtiyor arkadaşlar.
    https://www.karasaban.net/bugday-hakkinda-gercekler/
    1- Soğan-Sarımsak Suyu+Elma Sirkesi+Z.Yağı Mix
    2- Karanfil Suyu+Karbonatla durulama
    3- Ketokonazol şampuan ( haftada 2 )
    4- Destek Tedaviler: a)Scalp Masaj b)Oral Destek : Çörek otu+Kefir+Doğal Elma Sirkesi+Zerdeçal Karışımı

    13.06.2017 tarihinde güncellendi

Sayfa 2/5 İlkİlk 1234 ... SonSon

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •